kurupetos wrote:Go celebrate in Ulan Bator, cuz.
kadın-erker biz baba-ata
ateşler içinde geldik, ulaştık bu yıllara
yokluğun adı ölümdür dinle yaram dile geliyor
ülke yüreğimde bir yangındır şimdi
yer gök benim artık
yara benim, kan benim
dağ benim hadi yağdırın
artık dağlarda direniyorum
yüzyılların yeminiyim
sayısızım, akan kanıyım çocukların
"bütün mevsimler tutsak düşse de yangına,
her bahar dicle'yi emzirir dağlar
bahar, dicle'nin dağları kucakladığı yerde başlar.
alışamam ölüme alışamam,
ölüm insana aykırıdır alışamam.
susmak insana aykırıdır susamam.
yanıbaşımda bir yangın,
eti yanar vatanımın susamam.
yanıbaşımda ölüm çalıyor kapıları duramam.
çığlık olmak ama her sessizliğe
çığlık olmak insana yaraşır
ölüme direnirim tırnağımla dişimle
ama alışamam ölüme
bir başına olmak önemli değil
bir gül, bir gül bırakabilmek arkadan gelenlere
tek başına bir mum devririr geceyi
tek bir can neleri neleri devirmez ki?
yangındır gayrı
bir uçtan bir uca sarılmıştır her yan
yeşile, sarıya, kırmızıya.
dağlar damar damar olmuş akar memleketin yüreğine
bugün keskin bıçak ağzı da olsa gökyüzü
bahar düşmüştür vatanıma
mavi erguvan dallar fışkırmıştır topraktan
can yürümüştür dallara
gayrı dört mevsim bahardır dağlardan akar
ne durursun ana görmisen kar erir her yanda
ne durursun ana tilili çek, çek tilili"
hey göklere duman durmuş dağlar hey
değirmenin üstü her gün yel olmaz
dinle ağa, dinle paşa, dinle bey
sen söylersin o susmaz mı belolmaz.
kızılırmak akar suyun içerler
aç kalırlar yurttan yurda göçerler
varıp eylem köprüsünü geçerler
öldüler mi kaldılar mı belolmaz.
ummam artık olanlar böyle olsun
yeni çağda mızrak çuvala girsin
vergi versin mülk versin can versin
verirler mi alırlar mı belolmaz.