In a similar article in Kibris, it was said that Denktash Senior came out in support of them and that he was telling people going to the auction not to. What a hypocrite. He began the whole carpetbagger stuff.
He also said' this is not justice'.
The original seller of these homes.land plots had borrowed the money from the above mentioned bank, then sold the land/plots then disappeared without trace. He is a TC. His name is Yuksel YILMAZ.
Here is the article from todays KIBRIS.
Girne’ye bağlı Karşıyaka köyündeki ‘Kulaksız 5’ sitesinden konut satın alan ve parasını ödeyen İngilizlerin ‘adalet’ kavgası başarısızlıkla sonuçlandı. İngilizlerin yanın sıra iki de KKTC vatandaşının ikamet ettiği evlerin üzerinde bulunduğu iki arsa, dün yapılan açık artırma ile satıldı.
Evlerin ve yüzme havuzlarının dahil olduğu iki ayrı arsayı, eski mal sahibine 2006 yılında 65 bin TL kredi veren ve bir milyon 600 bin TL talep eden Akfinans Bank satın aldı. İki ayrı satışta, 2 milyon 77 bin 200 TL ödendi.
Hükümet kanadından ilgi görmeyen mağdur İngilizlere destek vermek amacıyla dün açık artırmanın yapıldığı köye giden KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Orams davasından on misli daha fazla zarar göreceğimiz uyarısında bulunarak “Olacak iş mi bu? Adalet mi bu?” diyerek, mülklerin satışına sert tepki gösterdi.
Yüksel Yılmaz ortada yok
Arsa sahibi Yüksel Yılmaz ve müteahhit firma, evlerin bulunduğu arsayı ipotek göstererek Akfinans Bank’tan 2006 yılında yaklaşık 65 bin TL ve bin 600 Sterlin kredi almıştı. Bu kredinin faizleriyle toplamı, 2010’da yaklaşık bir milyon 600 bin TL’ye fırladı. Krediyi ödeyemeyen Yüksel Yılmaz, hasta eşiyle birlikte yurt dışına giderek, bir
daha geri dönmedi. Hiç kimse izini de bulmadı.
Akfinans Bank ise konuyu mahkemeye götürerek, arazilerin satışı yönünde emir aldı ve gününde bu emri uygulamaya koydu.
Kulaksız Müteahhitlik firması tarafından 2004 yılında satışa çıkarılan evlerin sakinleri, ipotek olayını 2008 yılında öğrendi. O tarihten itibaren endişeye kapılan ve çalmadık kapı bırakmayan İngilizlere hiç kimse yardımcı olmadı.
Utanç verici bir gün
Karşıyaka köy meydanı dün utanç verici bir olaya ev sahipliği yaptı. Tapu ve Kadastro Dairesi’nin yetkili “dellalı” Halil Anıldı saat 10.00’da satış işlemini başlattı. Evleri tehlikede olan İngilizlere destek amacıyla adanın dört bir yanından yaklaşık 500 İngiliz, Karşıyaka meydanına toplandı. Açık artırmanın başlamasından bir kaç dakika önce, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş köy meydanına geldi. Alkışlarla karşılanan Denktaş, “lütfen kimse açık artırmaya katılmasın” dedi.
Denktaş, İngilizce olarak yaptığı konuşmada, “kimse açık artırmaya katılmasın, sanırım katılmayacak, siz de zaman kazanacaksınız. Kimse açık artırmaya katılmazsa, satış ertelenecek, siz de sorununuzu çözersiniz” dedi.
Denktaş: Olacak şey değil
Denktaş, KIBRIS’a verdiği özel demeçte şunları söyledi:
“Bunun arkasında bin 400 İngiliz’in aynı durumda satışa arz edilecek evi var. Eğer banka makul bir şeye inmezse ve bu insanlar yardım etmezse ve bu İngilizler bizi İngiltere ve AB ülkelerinde ‘sakın KKTC’den ne alış veriş yapın, ne ev alın’ diye yayarlarsa, bizim inşaat sektörü tamamen ölmüş demektir. Orams’dan daha büyük bir silahtır… Ben cumhurbaşkanına, başbakana, maliye bakanına yazılar yazdım. Hepsi yakından ilgilidir ama banka nezdinde bir şey yapamadılar… Cumhurbaşkanı Eroğlu bana, ‘Yeni kanunda bu insanların evleri ayrı koçan almak kaydıyla kurtulurdu bu işten, ama şimdi bir şey yapılamaz bu mağdurlar için’ diyor… Eski kanunda olduğu için satılacak. Olacak şey değildir. Cinayet değil ki bu…” Olacak iş mi bu? Adalet mi bu?”
David Power adlı İngiliz vatandaş, Denktaş’ın ve KIBRIS’ın gösterdiği ilgiye teşekkür etti… Yüzlerce İngiliz’in, mağdur ev sahiplerine destek amacıyla Karşıyaka’da toplandığını söyledi.
Elene Ramsey, hükümetin ciddi adımlar atmasını beklediklerini söylerken, konunun KKTC için, Orams davasından çok daha kötü olacağını belirtti. Hatta, ekonominin iflas edeceğini iddia etti.
Bir diğer İngiliz, yaşananları “adaletsizlik” olarak tanımladı ve “66 yaşındayım, hayatımda böyle bir şey görmedim. KKTC’de bulunmaktan, buradaki insanlarla birlikte yaşamaktan çok memnunum ama bu olay, ülkemiz (KKTC) için iyi olmaz” dedi.
“Vicdanı olan açık artırmaya gelmez”
Ev sahibi Osman Kahraman da şunları söyledi:
“Biz bu arsayı kayınvalidemden alarak kayınbiraderim Yüksel Yılmaz’a devrettik. O da gitti bankadan kredi aldı ve bütün bunlar başladı… Biz de mağduruz.”
Kahraman, “vicdanı olan bugün açık artırmaya girmez” darken, eşi sürekli ağladı. Osman Kahraman daha sonra baygınlık geçirdi ve ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Bazı Kıbrıslı Türkler de mağdurlara destek amacıyla Karşıyaka’ya gitti. Dilaver Özdilaver, yaşananları “haksızlık” olarak niteledi.
Gültekin Ben heyecan yarattı
Karşıyaka’da dünkü açık artırmada ilk heyecanı inşaat işiyle uğraştığını söyleyen Gültekin Ben yarattı. Uzun yıllar İngiltere’de yaşam süren, eski President Holidays sahibi ve Milliyetçi Adalet Partisi Girne İlçe Başkanı Gültekin Ben, “fiyatı öğrenmek istiyorum, ben alıyorum” dedi… Ben’e gerek İngilizler, gerekse Karşıyakalı vatandaşlar çok sert tepki gösterdi. Polis, Ben’i olay yerinden uzaklaştırmaya çalıştı.
Ben, “açık artırmayı bitirmek için katıldım, sonra geri çektim” dedi ve şunları ilave etti:
“Satışı durdurmak için yaptım, taktik uyguladım, Kıbrıs’ta bu konuları benden daha iyi bilen, benden daha akıllı biri yoktur, Karşıyaka’da en büyük müteahhit benim.”
Bu sözler üzerine ortam gerildi ve Gültekin Ben ile mülk sahipleri arasında ciddi gerginlikler yaşandı. Gazeteciler ve İngilizler, Ben ile tartışırken, Akfinans Bank temsilcileri ve avukatları sessiz bir şekilde artışa katıldı.
Mülkleri üzerine geçirdi
Saat 11.20’de Akfinans yöneticileri, satış memurunun yanına gidip teklif verdi. İlk teklifi daha büyük olan parsel için bir milyon 252 bin 400 TL olarak Mehmet Kader yaptı. Daha sonra, Akfinans Bank Limited adına Kudret Sezinler 2 milyon 252 bin 500 TL önerdi.
İkinci parsel için tek teklifi Akfinans Bank Limited adına Kudret Sezinler 824 bin 700 TL ile yaptı.
Saat 12.00’de Halil Anıldı, “yok mu artıran?” diye sordu ve ardından, “satıyorum, sattım” dedi.
Bülent Mertgil
Bülent Mertgil adlı Karşıyakalı bir vatandaş, satış işlemi sonrası şunları söyledi:
“Karşıyaka’da sakinim. Komşumuz olan bu insanların bahse konu şirketten ev satın almaları tek hataları oldu. İnsanlar bankalardan borç alıp da ödeyemiyorlar değildir. Bankadan borcu müteahhit şirket aldı. Banka yeterli icrayı göstermedi. Bir değerlendirmeci merci gidip de 2006’da bu mülkü görseydi, içinde yaşayan 10 aileyi görecekti. Banka bunu yapmadı. ‘Güç bende, mülkiyet de bende’ diyorlar. İşin çirkin tarafı budur. Bütün Karşıyaka bu tavırdan iğrenmiştir. Ülke olarak çok büyük zarar göreceğiz… Maddi olarak zarar görmesek de, itibarımız çizildi. İnsani açıdan bittik. Biz Karşıyaka halkı olarak bu olaydan dolayı utanç duyuyoruz…”
Bob French konuşamadı
Mağdurlar adına görüşüne başvurduğumuz Bob French, satış sonrası ağladı. Hiç bir şey söyleyemeyeceğini belirten Bob French, “destek verenlere teşekkür ederim” dedi.